İnsanları Memnun Etme Çabası
Günlük yaşantınızda hayatınızdaki insanları zaman zaman mutlu etmek, memnun etmek isteyebilirsiniz. Başkalarını anlamak ve onlara yardım etmek insana kendini iyi hissettiren bir davranıştır. Fakat, bu davranışın dozunu kaçırdığınız noktada insanları memnun etme çabası olan “people pleasing” kavramı ortaya çıkıyor.
Siz de ilişkilerinizde kendinizden önce başkalarının önceliğini düşünüyorsanız, hayır demek sizin için çok zorsa, davranışlarınız onaylandığı zaman kendinizi iyi hissediyorsanız, çok sık özür dileme davranışında bulunuyorsanız ve hep geri adım atan taraf siz oluyorsanız burada “ people pleasing” yani başkalarını memnun etme hastalığından söz etmek mümkündür. Neden insanları memnun etmek isteriz? İnsanları memnun etme çabası nedir? gibi tüm merak edilenlere bu yazının devamında açıklık getireceğiz.
Öncelikle insanları memnun etme davranışının temelinde aile kavramı vardır. Kişinin nasıl yetiştirildiği ile doğrudan bağlantılıdır. Çocukluk döneminde tutarsız olan ebeveynle iletişimi koruyabilmek için, çocukta karşısındakini memnun etme davranışı gelişir. Yani çocuğun ebeveyni tarafından kabul görmek için geliştirdiği bir davranıştır. Bu davranışın temelinde de terk edilme korkusu vardır. Sıklıkla insanları memnun etmeye odaklanmış olan bir kişinin ebeveynleri; çocuklarının ne hissettiğini, neye ihtiyacı olduğunu anlamaya çalışmayan, duygularını önemsemeyen ve neler yapması gerektiğini söyleyen kişilerdir. Sürekli memnuniyetsiz, eleştiren hatta küserek çocuğuna duygu sömürüsü yapan ebeveyn modelidir. Tutarsız davranışlar karşısında çocuk, ebeveynlerini gururlandırabilmek için elinden geleni yapar. Bu nedenle çocukluk döneminde ebeveynini memnun edebilmek ve onayını kazanabilmek için bu davranış modeli kişiye yerleşir. Bu davranış modelinde çocuğa kurallara uyduğun takdirde değerlisin mesajı verilir. Bu kişi mutlu etme konusunda takıntılı olarak büyür ve insanları memnun edici davranışlar geliştirmeye başlar.
Bu davranışın altında daha derinde özgüven eksikliği vardır. Kişi kendi benliğine yeterince değer vermediği için, diğer insanların onayına ihtiyaç duyar ve çevresindeki kişileri memnun etmek için çabalamaya devam eder.
Sürekli insanları memnun etmeye çalışan kişi “people pleaser” olarak tanımlanır. Bir people pleaser, kendini öne çıkarmak istemez ve fikirlerini savunmaktan kaçınır. Her zaman aynı fikirdeymiş gibi davranır. Fedakarlık konusunda abartılıdır. Hayır demekten çekindiği için kendi ihtiyaçlarını ihmal eder. Genellikle davranışlarında korku ve güvensizlik hakimdir. Başkalarının ne düşündüğü ile fazla ilgilidir. Başkalarının onay vermesinden keyif alır. Yapılan araştırmalarda, karşısındakini memnun etmeye odaklanan insanların çok uyumlu, sakin ve sadık insan olduğu yönündedir. İletişimde olduğu kişilerden aynı derecede karşılık bekler, karşılık alamadığı noktada ise büyük hayal kırıklığı yaşar. Bu nedenle aşırı fedakarlık, kişinin karşılık alamadığı durumlarda ilişkilerini de negatif yönde etkiler.
İnsanları Memnun Etmeyi Durdurabilmek İçin Öneriler:
Sınırlarınızı oluşturun. Bunun için öncelikle ne zaman, ne yapmak istediğinizi bilmeniz önemlidir. Önce kendinize zaman ayırın. Karşınızdaki kişiler aşırı talepkar olduğu zaman, sevmediğiniz veya yapamayacağınız davranışları belirtin. Sağlıklı sınırlar oluşturduğunuz zaman kendinizi daha güçlü hissedeceksiniz.
Hayır demeyi öğrenin. Net olmaya çalışın, hayır derken mazeret üretmeyin. Gereksiz ayrıntılar eklemeyin. Hayır demek size kendinizi ilk başta suçlu hissettirebilir. Bunu bir sorun olarak görmeyin. Kendi ihtiyaçlarınızı belirleyin ve diğer insanlara hayır derken bu ihtiyaçlarınızı dile getirin, kararlı bir şekilde söyleyin. Eğer karşınızdaki kişi ısrarcı davranmaya devam ediyorsa, bu durumun size nasıl hissettirdiğini uygun bir dille ifade etmeye çalışın.
Bazı insanlar ne yapsanız da hiçbir şeyden memnun olmayabilir. Bu kişilerin memnuniyetsizliğinin sizinle doğrudan bir ilişkisi olmadığını kendinize hatırlatın. Bu durum o kişinin kendisiyle alakalıdır. O kişiyi memnun etme çabanızın ne kadar değersiz olduğunu fark etmeye başladığınız zaman, bu durumun size ne kadar zarar verdiğini de anlayacaksınız.
Eleştirilere karşı baş edebilmeyi öğrenin. Aslında, karşıdakini memnun etme çabasının altında gelen eleştirilerle nasıl baş edeceğinizi bilememe durumu vardır. Her zaman aynı fikirde olmak zorunda değilsiniz. Her gelen eleştiriye cevap vermek zorunda değilsiniz. Bu bir problem değildir, sadece baş edemediğinizi düşündüğünüz anlarda durup derin bir nefes alın ve cevap verme zorunluluğunuz olmadığını kendinize hatırlatın.
Öz bakım uygulamaları yapın. Kendinize zaman ayırarak, ihtiyaçlarınızın farkına vardığınız zaman daha sakin, yenilenmiş ve enerjik hissetmeye başlayacaksınız. Sağlıklı yemekler yapmak ve yemek, egzersiz, meditasyon, nefes egzersizleri, farkındalık çalışmaları, spor, hoşlandığınız aktiviteler ve sevdiğiniz insanlarla vakit geçirmek. Kısacası; kendinize iyi bakmak bile başkalarını memnun etmeyi bırakmanıza yardımcı olacaktır.
Özetle, ilişkiler alma-verme dengesine sahiptir. Bir ilişkide bir taraf sürekli verici davranıyorsa, karşı tarafı sürekli memnun etmeye çalışıyorsa burada diğerinin isteklerini sağlamak için kendi ihtiyaçlarından vazgeçen bir taraf vardır. Çevrenizdeki insanları memnun etmek size keyif verse bile, karşılığında sizin de alabileceğiniz adımlar atılması gerektiğini kendinize sık sık hatırlatın. Kendi değerinizin farkına vardıkça, başkalarına yeri geldiğinde hayır diyebildikçe, eleştiri karşısında sağlam bir duruş sergileyebildikçe ve kendinize saygı duymayı öğrendikçe diğerlerinin onayına ihtiyacınız kalmayacaktır.
Psikolog Funda Buharalı.