Kayıplar ve Yas Süreci
Hayatımız boyunca evlilik, eğitim, çocuk sahibi olmak gibi kontrol edebildiğimiz olayların yanı sıra kontrol edemediğimiz olaylar da meydana gelmektedir. Bu kontrol edilemeyen olayların başında kayıplar gelir. Her türlü kayıp ve yitim duygusunun yaşandığı sürece “yas” denir.
Her kaybın ardından yaşanılan yas süreci normal, kişiye özgü ve yaşanması gereken bir dönemdir. Yas sadece sevilen birinin ölümü değildir. İlişkinin bitmesi, boşanma, iş kaybı, arkadaşlık/ dostluk kaybı, taşınmak, emeklilik, çocuk düşürme, maddi durumun kötüye gitmesi, sağlıkla ilgili problemler ve sevilen birisinin ciddi bir hastalık geçirmesi de yastır.
Yas kişiyi zorlayan ve stres yaratan bir süreçtir fakat bir hastalık değildir. Yas sürecinde gösterilen tepkiler depresyon semptomlarına çok benzer. Bu nedenle yas yaşayan kişinin çevresi bu durumu sorun olarak nitelendirebilir ve sosyal çevresi bu durumdan etkilenebilir. Kayıp ve yas süreci yaşayan kişide bazı belirtiler gözlemlenebilir. Nefes alamama, boğuluyormuş hissi, iştah artması/ azalması, yorgunluk gibi fiziksel belirtiler ortaya çıkabilir. Şok, üzüntü, öfke, korku, suçluluk duygusu, isteksizlik gibi duygusal belirtiler oluşabilir. Dikkat dağınıklığı, çarpık düşünceler ve rahatsız edici rüyalar gibi bilişsel belirtiler gözlenebilir. Sosyal ortamlardan uzaklaşma, kaybı hatırlatıcı uyaranlardan kaçma ve alkol madde kullanımı gibi davranışsal belirtiler görülebilir. Yaşanan kaybın ardından 3-6 ay arasında herhangi bir değişim gözlenmiyor ve yukarıdaki belirtilerin şiddeti her geçen gün artıyorsa mutlaka psikolojik destek alınması önerilir.
Kişinin yas sürecini sağlıklı ya da sağlıksız geçirmesini etkileyen en önemli durumlardan birisi toplumun kayıplara verdiği anlam ve gösterdiği tepkilerdir. Her toplumun kendine özel ritüelleri vardır. Bu ritüeller ülkeden ülkeye değişiklik gösterdiği gibi şehirlerarası hatta aileler arasında da farklılıklar gösterir. Bu nedenle kaybın ardından yapılan ritüeller, tepkiler, kaybedilen kişinin acısının paylaşılması ve kaybedilen kişi hakkında konuşulması gibi durumlar kişinin yas sürecini sağlıklı geçirmesine yardımcı olur. Aksi durumda, kişi yas sürecini sağlıksız geçirebilir ve psikolojik sıkıntılar ortaya çıkabilir.
Kayıp ve Yas Süreci Aşamaları:
Yas yaşanması gereken bir dönemdir. Yas evreleri kişiden kişiye farklılık göstermektedir. Kişilik yapısı, geçmiş yaşam deneyimleri, kaybedilen kişinin yas tutan kişi için anlamı ve kaybı yaşayan kişinin kayıptan önceki psikolojik yaşamı yasın evrelerini etkileyen durumlar arasındadır. Kişi yas sürecinde kaybı kabullenip, hayatını yeniden düzene sokana kadar çeşitli aşamalardan geçer.
İlk aşamada şok ve inkar söz konusudur. Kişi kaybı ya da ölümü öğrendiği ilk anda şok yaşar. Hatta kaybedilen kişi için masada yer ayırma, masaya ekstra bir tabak daha koyma ve ölen kişinin telefonuna mesajlar gönderme gibi davranışlar görülebilir. Kısa süreli hissizlik hakimdir. Bunun yanı sıra çaresizlik, öfke ve suçluluk duygusu hissedebilir. Ardından durumu bir türlü kabullenmek istemez. Kaybın yaşanmamış olacağına dair düşüncelere dalabilir. Ölümü reddeder. Hatta bir süre hiçbir şey olmamış gibi davranabilir.
Bir sonraki aşamada kişinin sosyal hayatında geri çekilmeler görülür. Yaşam standartları düşüktür. Arkadaşlarıyla görüşmekten kaçınır. Öz bakım zayıftır. İşe gitmek konusunda güçlük yaşanır ya da gidemez, gitse de verimli olamaz. Bu aşamanın uzaması kişinin hayatında psikolojik problemlere yola açabilir. Ve son olarak, ölümü kabullenme ve hayatı yeniden düzenleme evresinde ise kişi ölümü kabullenmiş haldedir. Yas tepkilerinde azalmalar görülür. Kişi sosyal hayatına yeniden adapte olmaya çalışır. Yukarıda bahsedilen tüm yas süreci aşamalarının sıralaması kişiden kişiye değişkenlikler gösterebilir.
Yas tepkilerinde uzama ya da gecikme durumunda patolojik yas belirtisi ortaya çıkabilir. Bedensel yakınmaların artması, ölen kişiye ait eşya ile aşırı uğraşı halinde olma, yaşadığı acıya son verebilmek için intihar düşüncesinin oluşması, çok neşeli ya da uygunsuz tavırlar sergilemesi kişinin yaşam kalitesini bozduğu için patolojik yas olarak nitelendirilmektedir ve bir uzmandan yardım alınması önerilir.
Çocuklarda Yas Süreci:
Çocukların yas tepkileri yetişkinlere göre farklılık göstermektedir. Çocuklar sıklıkla hiçbir şey olmamış gibi ya da aşırı tepki gösterebilir. Bu nedenle her çocuğun yaşına ve bilişsel gelişimine uygun bir şekilde bilgilendirme yapılması gerekir. Çocuğa bilgilendirmeyi varsa ebeveyni yoksa sevdiği, güvendiği bir yakınının yapması önemlidir. Ebeveynlerin bu süreçte kaybı çocuklardan gizlememesi gerekir. Aksi halde, çocuklar kendilerini kandırılmış hisseder ve çevreye olan güveni azalır. Çocukların duygularını yaşamalarına fırsat verilmesi süreci sağlıklı bir şekilde geçirmesine yardımcı olur. Soruları varsa, yine yaşına uygun cevaplar verilmesi gerekir. Bundan sonra hayatında neler olacağı ile ilgili açıklamalar yapılması ve çocuğa güven verilmesi önem taşır.
Yas Sürecini Sağlıklı Bir Şekilde Geçirebilmek İçin Öneriler:
*Yas sürecinizi güvendiğiniz birileriyle görüşüp konuşarak geçirmeye özen gösterin. Bu süreçte yalnız kalmamaya çalışın. Aileniz ve sosyal çevrenizden gelen destek önemlidir. Duygularınızı yakın çevrenizle paylaşmaya çalışın.
Yaşadığınız sürece verdiğiniz tepkilerin doğal olduğunu kabul ederek, duygularınızı ifade etmeye çalışın. Bu süreçte duygularınızı engellemeyin.
*Konuşarak duygularınızı ifade etmekte zorlandığınız noktada yazın ya da çizin.
*Yaptıklarınız ya da yapamadığınız şeyler için affedici olun.
*Yas süreci zaman gerektirir. Sabırlı olun.
*Bu süreçte bazı özel günler düğün, davet ya da bayramlarda zorlanmanız doğal ve normaldir.
*Rutinlerinizi devam ettirmeye çalışın. Özellikle iş, okul gibi rutinlerinize devam etmek zor gelse bile tamamen uzaklaşmayın.
*Fiziksel ihtiyaçlarınızı ihmal etmeyin.
*Evdeki rollerinizi değiştirmeyin, kimseyi kimsenin yerine koymayın.
*Son olarak, yas sürecinizde aile bireylerinizin güçlü yönlerinden destek almanız, süreci sağlıklı bir şekilde tamamlamanızı kolaylaştıracaktır.
Psikolog Funda Buharalı.
Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi Merkezi.