EMDR, Ruhsal Tedavilerde Hızlı Çözüm
Son derece hızlı iyileşme sağlayan bir terapi yöntemidir EMDR. Birçok hastada ilk seanstan itibaren sıkıntılar dağılmaya, olumsuz duygular ve bedensel duyumlarda azalmalar görülmeye başlar.
Yaşanmış olaylar, kötü anılar eskisi kadar rahatsızlık vermemektedir artık.
Sıklıkla iki yönlü göz hareketlerini kullanan bir bilgi işleme yöntemi olsa da bazı EMDR terapistleri ses ve dokunma gibi diğer iki yönlü uyarımları da tercih edebilmektedir. EMDR’de temel amaç herhangi bir ruhsal ya da fiziksel travmanın yol açtığı duygusal, bedensel ve kendilik inancı ile ilgili olumsuzlukları gidermek, yerine daha olumlu anılar, bilgi ve farkındalıklar koymaktır.
Çıkışı itibariyle travma sonrası stres bozukluğu tedavisinde kullanılan EMDR kişilik bozuklukları, somatoform bozukluklar, dissosiyatif bozukluklar, anksiyete bozukluğu, alkol ve madde kullanım bozuklukları dahil bir çok ruhsal bozuklukta etkinliğinden dolayı tercih edilir olmuştur.
EMDR terapisinin başarılı olması iyi bir psikopatoloji bilgisi, EMDR bilgisi ve diğer psikoterapiler üzerinde de deneyimli olmayı gerektirir. Deneyimsiz ve etkisiz ellerde EMDR dolu bir silahla oynamak gibidir. Danışanın anımsamaya ve karşılaşmaya hazır olmadığı bir anda eski anılarıyla çok çabuk yüzleşmesi kendisine ve çevresine zarar vermesine yol açabilir.
Karmaşık anı ağlarını harekete geçirerek hastanın farkında olmadığı, unuttuğu birçok rahatsız edici anı ve yaşantıyı ortaya çıkaran EMDR’ yi (Göz Hareketleri ile Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme) anlayabilmek için travmatik yaşantının beyne etkisini, travmatik belleğin oluşumunu bilmek gerekir.
Anıların oluşması, depolanması ve geri çağrılmasında beyinde bulunan hipokampus ve amigdala sorumludur. Sıradan anılar hipokampusta depolanıp işlenirken, amigdala korku ve tehlike doğuran anılarla ilgili olup, beynin diğer bölgelerinden gelen bilgilere duygusal anlamlar yükler. Herhangi bir uyaranın tehlikeli ya da güvenli olduğuna amigdala karar verir. Amigdala komplike düşünüp yorum yapamaz. Tepkisi “savaş ya da kaç” tır. Prefrontal korteks ve hipokampus ise “savaş ya da kaç” tepkisini sentez ederek daha akılcı, orta yolu bulucu davranmayı sağlar. Psikopatolojilerde amigdalanın alarm sinyalleri, prefrontal korteksten gelen düzenleyici sinyalleri görmemekte, stres artmaktadır.
Beynimiz iki tür belleğe sahiptir. Açık bellek bilinçli olarak hatırda tutulur ve muhakeme edilebilir, otobiyografik ve dünya ile ilgili somut gerçeklerden oluşur. Örtük bellek ise bilinçli bir süreçten uzak olup, hisler ve duyguları içerir. Sesler, kokular, görüntü ve tatlar örtülü bellekte saklıdır.
Örtülü bellek işlevleri amigdalada yürütülür. Travma sonrası ya da sıkıntı verici bir olay sonrası kötü anılar hatırlanmak istenmez. Travmatik yaşantı çoğu kez işlenmeden örtük bellek derinliklerine atılır, fakat bu durum örtük bellekte korku koşullanmasına yol açar. Benzeri çevresel uyaranla karşılaşıldığında bilinçdışındaki uyuyan yaşantıyla eşleşir, anksiyete ve korku doğurur. Birçok psikolojik rahatsızlıkta bu durum söz konusudur. Çünkü travmatik anılar ve yüksek duygu yoğunluğuna sahip anılar hata ve çarpıtmalara daha yatkındır.
EMDR ile bellekte tek bir parçaya bütünleştirilmeyip, doğru biçimde anlaşılmayan anı, tam olarak kodlanıp bütünleştirilecek, kolaylıkla geri çağrılır hale gelecektir. Kötü anı bütünleştirilip, her yönüyle anımsanır duruma geldiğinde rahat tanımlanamayan duygular doğru biçimde hissedilir olur, tehlike sinyallerinin doğru değerlendirilmesine bağlı verilen aşırı tepki kısır döngüsünden çıkılır. Bu, EMDR’ nin ruhsal bozukluklarda tedavi edici etkisidir. Geri çağrılan anı, yeni bilgi ile güncellenecek ya da yeni anılar oluşturulup travmatik olanla bağlantılandırılacaktır. Artık örtük bellekteki anının izi değiştirilmiş, yeni ve sağlam bir yapı kazanmıştır.
EMDR uygulaması sırasında iki yönlü uyaran verilerek beyindeki anı merkezlerine hızla inilirken, psikodinamik, bilişsel, davranışçı ve danışan merkezli yaklaşımlar gibi farklı psikoterapi yöntemlerinden yararlanılarak bireyin yaşama daha iyi uyum sağlaması, olumlu ve etkili başa çıkma yöntemleri geliştirebilmesi, daha sağlıklı iletişim kurabilmesi, kendisi ve dış dünya hakkında daha olumlu algılar kazanmasına yardımcı olunur. Bundan dolayı EMDR tedavisi depresyondan fobilere, özgüven eksikliğinden suçluluk duygusuna, panik ataktan diğer anksiyete bozukluklarına, bulimia-anoreksiya gibi yeme bozukluklarından cinsel işlev bozukluklarına, öfke kontrolünden spor ve sınavlarda performans artırımına kadar birçok ruhsal bozukluk ve psikolojik destek gerektiren durumda başarılı biçimde kullanılmakta, hızlı etkisinden dolayı psikiyatristlerce tercih edilmektedir.
EMDR ile bir çok hasta ilk seanstan itibaren rahatlamaya başlar. Rahatsızlık veren anıların etkisi hafiflemiş, travmatik yaşantıların anlamı değişmiştir artık. Kişi kendisi ile ilgili inançlarının olumluya dönmesiyle de tedavide büyük bir adım atmıştır. EMDR seansı sırasında yoğun duygu boşalması ve öfke patlaması yaşanabileceğini unutmamak gerekir.
EMDR terapisinde yaşanmış sıkıntı verici anının açığa çıkması hastanın tedavide kalmasına blok koyabilir, kendini ifade etmesini güçleştirebilir. Terapistler bundan dolayı EMDR tedavisine başlamadan önce gevşeme yöntemlerini danışana öğretirler. EMDR terapistinin hipnoz konusunda bilgili ve deneyimli olması da EMDR terapisinde bir avantaj sağlayacaktır. Oturum sırasında ya da oturum aralarında yüzeysel hipnozun gevşetici etkisinden yararlanmak tedaviyi kolaylaştıracaktır.
“Hızlandırılmış bilgi işleme” olarak da tarif edilen EMDR, bellek ağlarında depolanmış fakat çözümlenmemiş duygu ve duyumları hızla bilinç düzeyine çıkarır. Hasta, anının belleğe kaydı sırasındaki hisleri, o esnada kendisi hakkında oluşan bilişleri hatırlar. Seans ilerledikçe eski ve yeni anıların kopuk parçaları birleşmeye başlar, bireyin daha önce hiç farkında olmadığı bağlantıları kurması kolaylaşır. Bu sayede olumsuz duyum ve duygulanımlara duyarsızlık gelişirken, yeni bakış açısıyla yeni farkındalıklar kazanılır. Çok kötü, her şey kötü diyerek bilinçdışına atılmış olan anının daha önce anımsanmayan hoş kısımları görülmeye başlanır.
EMDR tedavisinde öncelikle “güçsüzüm, zayıfım, yetersizim, kötüyüm, kötü şeyler yaptım, değersizim, sevilmeyi hak etmiyorum, kendimi koruyamam, tehlikedeyim, çirkinim, önemsizim, utan vericiyim, ben hep kötü şeyleri hak ederim” gibi kendinizle ilgili geliştirdiğiniz biliş saptanır. Göz hareketleri, ses ya da dokunma yoluyla iki yönlü uyarım verilerek üzerinde çalışılacak olumsuz bilişinizle ilgili anılara inilir. Verilen iki yönlü uyarım, (örneğin; tehlikedeyim bilişi ile ilgili) bellekte depolanmış birçok anı, duygu ve duyumu zihne akıtmaya başlar, birbiriyle ilişkili anılar ortaya çıkar, bağlantılar kurulur, buradaki bilgi hızla yeniden işlenir.
Bunu bir örnekle açıklayacak olursak; Uçak fobisi olan bir hastamızın, uçak kazası ile ilgili anne babası arasındaki bir konuşmayı dinleyerek korktuğu, birkaç yıl sonra da uçak kazası ile ilgili bir filmden çok etkilendiği, uçakların tehlikeli olduğu, bir uçak kazası sonucu öleceği ya da ıssız bir çölde mahsur kalacaklarına dair olumsuz bir biliş geliştirdiğini EMDR uygulamasında ortaya çıkardık. “Uçaklar tehlikelidir”, “Bir uçak kazasında öleceğim”, “Uçak düşerken elimden hiçbir şey gelmez” şeklindeki algı EMDR terapisi sırasında “Uçak kazasından ölüm oranı karayollarında otomobil kazalarına göre çok daha düşük, kaza riski yaşamın her anında var, küçük bir risk için büyük bir ulaşım imkanından kendimi niye mahrum ediyorum” düşüncesine döndü ve hastamız uçak fobisinden kurtuldu.
Özetle EMDR tedavisi, danışanın geçmişteki olumsuz yaşantısının, bugününü bozmayacak hale gelmesini sağlayan, hızlı yanıt alınan ve etkili bir yöntemdir.
Antalya psikiyatri ve psikoterapi merkezi olarak ruhsal tedavilerde EMDR ve EMDR-Hipnoz uygulamalarını sıklıkla tercih ediyor, hızlı ve olumlu sonuçlar alıyoruz. Kliniğimizde EMDR ve hipnoz-hipnoterapi, psikiyatrist ve psikoterapist Dr. Emine Filiz Uluhan tarafından uygulanmaktadır. EMDR hakkında bilgi almak ve EMDR ile hızlı ruhsal çözümlere gitmek istiyorsanız Antalya psikiyatri ve psikoterapi merkezimizi tercih edebilirsiniz.
Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi Merkezi, EMDR kliniği Antalya.
Psikiyatri Uzmanı ve Psikoterapist Emine Filiz Uluhan.