Çocukta Görülen Yeme Bozuklukları
Abur Cubur Alışkanlığı
Hemen hemen tüm ailelerin ortak arzusu, çocuğunun sorun çıkarmadan yemesi ve iştahlı olmasıdır.
Bebeklikten itibaren edinilen yanlış beslenme alışkanlıkları, günümüzün en büyük sağlık problemlerinden olan obeziteye davetiye çıkarmaktadır. Yanlış beslenen çocuklardaki aşırı iştah ve kaloriden zengin gıdalarla beslenme alışkanlığı ve eşlik eden kilo problemi çocukların gelişimini ve sağlığını olumsuz etkilemektedir.
Birçok araştırma, ailelerin büyük bölümünün, çocuğun ihtiyacı olduğunu düşünerek, temel öğünler dışında ek besinler verdiklerini ve bu besinlerin de abur cubur alışkanlığına yol açtığını göstermektedir. Anne babanın düzenli sofra alışkanlığının olmaması, ebeveynlerin evde sıklıkla abur cubur tüketmeleri çocuktaki alışkanlığı pekiştirmektedir. Bunun sonucunda da özellikle 5-6 yaş civarı ve ergenlikte pik yapan şişmanlık sorunu ortaya çıkmaktadır. Şişmanlığa bağlı gelişen tip 2 diyabet oranı da çocuk yaş grubunda hızla artmaktadır. Gizli şeker denilen glukoz intoleransı da belirgin oranda yükselmektedir.
Obez çocuklarda hipertansiyon sıklığı 9 kat artmakta, çocukların efor kapasitesi sınırlanmaktadır. Şişmanlık uyku apnesine de yol açarak uyku düzenini ve kalitesini bozmakta, kesintisiz ve derin uykuya engel olmaktadır. Bu çocuklar uykuda zihinsel olarak dinlenemediklerinden okul başarıları düşebilmektedir. Fazla kilonun kemik ve kıkırdaklara bindirdiği aşırı yük birçok ortopedik soruna da yol açmaktadır.
Tüm bunları engellemek, öncelikle çocuğa kendimiz örnek olmak kaydıyla ebeveyn olarak görev ve sorumluluğumuzdur. Küçük yaşlardan itibaren yapılan yanlışların başında şeker ve çikolata gibi sevilen besinleri çocuğa bazen bir ödül, bazen de motivasyon sağlamak için rüşvet olarak kullanılması gelir. Bebeği türlü oyunlarla kandırıp ağzını açtırarak gereğinden fazla beslemekte yapılan yanlışlardandır.
Çocuklara bebekliklerinden itibaren dengeli ve düzenli beslenme alışkanlığı kazandırılmalıdır. İlk ayda anne sütü ile beslemek çok önemlidir. Ek besinler 5. ve 6. aydan itibaren yavaş yavaş başlanmalı, her bebeğin kendi metabolik özelliklerine saygı gösterilerek ısrarcı olunmamalı, öğün sayısı abartılmamalıdır.
Okul çağındaki çocuklara abur cubur yemenin sakıncaları öğretilmelidir. Televizyon karşısında saatlerce atıştırma veya ayaküstü hızlıca yemek yemenin uygun olmadığı bilinmelidir. Okula giden çocuğa para vererek dışarıda yemesini sağlamak yerine sağlıklı sandviçler hazırlamak, şekerli meşrubatlar yerine ayran ve meyve gibi gıdalara yönlendirmek en doğrusudur. Akşam üzeri okuldan acıkarak gelen çocuğa pasta, börek, çörek vermek yerine, akşam yemeğini erkene almak daha doğru bir yaklaşımdır.
Çocuklara sağlıklı beslenmenin önemi konusunda bilgi ve eğitim verin. Bu bilgilendirme dostça bir yaklaşımla yapılmalı, zorlayıcı ve öğüt verme şeklinde olmamalıdır. Ebeveyn olarak çocuklarınıza örnek olabildiğiniz ölçüde etkili olabilirsiniz.
İştahsızlık, yemek seçme, anoreksia, bulimia, obezite çocukluk çağında görülebile yaygın yeme bozukluklarıdır ve çoğunun kaynağı psikolojik kökenlidir. Diğer çocukluk sorunlarına göre önem derecesi daha yüksektir. Çünkü burada direkt olarak çocuğu yaşamı tehlike altındadır. Çocuk bu durumun farkında değildir ve ailenin paniğine bir anlam veremez. Biz bütün bu yeme bozukluklarının derinlemesine tahlilini yapmadan basit yapılması gerekenler listesi vermiyor, bunun sadece çocuğun değil ailenin genel sorunu olduğunu bildiğimiz için aile terapisi yapıyoruz.
Çocukta Yemek Seçme
Yemek yeme konusu çoğu kez anne ile bebeği arasında bir çatışma konusudur. Ebeveynler çocukların yedikleri şeylerle nasıl hayatta kaldıklarına bir türlü inanamazlar, düzgün de beslenseler tam ikna olmazlar. Yemekle ilgili asıl sorun, ebeveynler çocukları üzerinde aşırı baskı uyguladıklarında veya aşırı kollayıcı tutum aldıklarında gözlenmektedir. Bu durumlarda çocuklar ya ilgi arayışına girerek, ya ebeveynlerin otorite isteklerine karşı koyma amacıyla ya da incinmelerine karşılık anne babayı incitmek amacıyla yemek konusunda zorluk çıkarabilirler.
Çocuklarınızı bir şeyler yemeye zorlamayın. Bu sadece otorite kurma olarak algılanacağından ters tepebilir. Yemek yemediği için çocuklarınıza aşırı ilgi göstermeyin. Açlıkla mücadele eden çocuklar gibi örnekler vermeyin.
Çocuklarınız için özel yemekler yapmayın. Yemek için bir başlangıç ve bitiş zamanı ayarlayın. Ortalama 15–20 dakika yeterlidir. Bu süre sonunda çocuğunuz yemeğini bitirmemişse, sofrayı kaldırın. Kısa bir süre sonra acıktığını ifade ederse bir sonraki yemek zamanına kadar idare edebileceğini söyleyin. Çocuğun yemek vaktiyle oyun zamanını ayırmayı öğrenmesini sağlayın.
Değişik gıdaları sevdirmek için onları çeşitli şekillerde doğrayarak, renkli renkli süsleyerek minik meyve ve salata tabakları hazırlayabilirsiniz. Sunumları neşeli hale getirebilirsiniz.
Çocuklar kendi hazırladıkları yemekleri yemeyi ve sunmayı çok severler. Mutfakta zaman zaman birlikte çalışarak, onları sağlıklı beslenmeye özendirmek mümkündür.
Eve abur cubur yiyecekler getirmeyin. Şeker içeren gıdalardan uzak durun. Yemek öncesi abur cubur yemelerine ve hafif yemeklerle midelerini doldurmalarına izin vermeyin.
Çocuklarınıza kendi sandviçlerini hazırlamalarını öğretmek, evdeki yemek planlamasına onları da dahil etmek, zaman zaman sevdikleri pasta, börek, hamburger, patates kızartması, spagetti gibi yemeklerle ödüllendirmek, sağlıklı abur cuburlara engel olmamak yemek yememe ve yemek seçme üzerindeki direnci kırmaya yardımcı olabilir.
Beslenmede ana prensip çocukları istemedikleri şeyi yemeye zorlamamak ve onlara özel servis yapılmayacağını öğretmektir.