EMDR İle İşlenmemiş Sıcak Anılarınızı Soğutun
İnsanların terapiye geliş sebebi halihazırda yaşadıkları bir soruna çözüm bulmaktır. Birçok danışanlarımız bir şeylerin yolunda gitmediğinin farkında olmasına, uygun olmayan bir davranışı bilmesine, hissetmesine ya da düşünmesine rağmen buna dur diyememektir.
Bireylerin anlayamadıkları ve çözemedikleri bunun niye böyle olduğudur. Birçok kişi olması gerekeni bilir fakat yapamaz. Farklı davranmam, farklı hissetmem, farklı düşünmem gerekir deyip de yapamadığında ise kendini daha başarısız hisseder, kendiliğiyle ilgili olumsuz görüşleri tavan yapar.
Tüm bunlar geçmişteki öğrenme deneyimlerine dayanır ve yakamızı bir türlü bırakmaz. Yaşınız ne kadar ilerlese, ne kadar olgunlaşsanız ve doğruları bilseniz de bundan kurtulmak kolay değildir. Fakat bu tersliklerin sizi olumsuz tanımlaması veya sizde bir bozukluk olması şart değildir. Tüm bu kısır döngünün sebebi, yıllar önce yaşadığımız acı deneyimlerin beynimizdeki bellek ağlarında fizyolojik olarak depolanmasıdır. Depolanmış anılar işlenmemiş ise, olayın gerçekleştiği zamanki duygular ile rahatsız etmeye hazır bir potansiyel olarak beklerler. İşlenmemiş anı her tetiklendiğinde olumsuz duygu ve düşünceler açığa çıkmakta, psikolojik denge bozulmaktadır.
Olumsuz duygu, düşünce ve fiziksel duyumsamalara neden olan işlenmemiş anıları bulmaya ve yeniden işlemeye dayalı EMDR terapisi, bu bağlamda psikoterapist ve psikiyatristlere terapide yeni bir soluk kazandırmıştır.
EMDR ile “yeterince iyi değilim”, “rencide olacağım”, “başarılı olamam”, “sevilmiyorum”, “değersizim”, “sevimsizim”, “çirkinim”, “kötü şeyleri hak ediyorum” gibi, bilinçdışımızdaki olumsuz bilişleri yok etmek mümkündür.
Bugün yaşanılan psikolojik sorunların büyük kısmından işlenmemiş anıların sorumlu olduğunu söyleyebilmekle birlikte, genetik yapının ve bugünkü güncel sorunların da rolü olduğunu inkâr edemeyiz. Beynin işlev görme şekli genetik özellikler nedeniyle kişileri farklı olayların etkilerine karşı daha az veya daha çok duyarlı yapabilmekte, bazı ruhsal bozukluklara yatkınlık kazandırabilmektedir. Genetiğimizi değiştiremesek de yaşam deneyimlerimizi doğrudan ele almak ve EMDR ile işlenmemiş anıların travmatik etkilerini yok etmek mümkündür.
EMDR terapisi ile, işlenmemiş anıların bellek ağlarında tutulan, rahatsızlık veren duygu, inanç ve fiziksel duyumsamaları kaybolur.
Olumsuz anılar travma sonrası stres bozukluğu yaratacak derecede, ölüm, tecavüz, deprem gibi büyük olaylardan kaynaklanabildiği gibi, iki tekerlekli bisiklete ilk bindiğimizde düşünce arkadaşların gülüşmelerine maruz kalmak, ergenlikte kız arkadaşınız tarafından reddedilmek, ilkokulda çok istediğiniz müzik korosuna seçilmemek, ebeveynleri kavga ederken görmek, bir arkadaşın doğum günü partisine çağrılmamak, sınıfta arkadaşlarınızın önünde öğretmenden tokat yemek, sevdiğiniz bir arkadaşınızın iftirasına uğramak gibi pek çok olağan olaylardan da kaynaklanabilir. Küçük ya da büyük, birey için bir anlam ifade eden olumsuz bir anı işlenmeden belleğe alındığında şimdiki zamanda olumsuzluklara neden olacaktır. Tüm bunları EMDR ile açığa çıkarmak ve işlenmesini sağlamak mümkündür.
İşlenmemiş sorunlu anılar bazen yapılmayan şeylerden de kaynaklanabilir. Fırtınalı ve gök gürültülü bir günde evde yalnız olmak, okuldan eve geldiğinizde kapıda kalmak, okul dönüşü servisin sizi unutarak yola çıkması, harçlığınızın unutulduğu bir gün çok acıktığınız halde kantinden bir simit alamamanız gibi bir olay ömür boyu sıcak kalarak sorun yaratabilir. EMDR terapisi ile tüm bu sıcak anıları hızlı ve etkin biçimde çözümlemek mümkündür.
Beynin içinde işlenmemiş bir anı olarak kilitli kalan olumsuz deneyimler er ya da geç umutsuzluk, yetersizlik, güvensizlik, ilişkilerde uyumsuzluk, başarısızlık gibi farklı şekillerde karşımıza çıkacaktır. Sorununuzun temelinde yatan özel anı ve anılarınızı EMDR ile belirlemek ve şişenin kapağını açarak, uygun biçimde boşaltmak mümkündür.
Özgün bireyler olarak, psikolojik her sorunun kaynağını çocukluk anılarına bağlamak doğru olmaz, fakat eski olaylar aynı zamanda sonraki sorunlar karşısında korunma zaafiyeti yaratabilir.
Güncel bir deneyime anlam vermek için duyu organlarımızdan gelen algılar mevcut bellek ağlarıyla bağlantı kurmalıdır. Bu hızlı reaksiyon vermek için gereklidir. Psikolojik sorunlarda ise hâlihazırdaki durum, o anki duygusal yaşantı, işlenmemiş anıyı tetiklediğinde, normal bilişler çarpıtılarak, duyumsamalarımıza anının ilk yaşandığı anda hisssedilen üzüntü, aşağılanma, değersizlik, yetersizlik, başarısızlık gibi kötü duyguları hâkim olur. Bu durumda da olması gerekeni göremez, yapılması gerekeni yapamaz, dünyaya at gözlüğüyle bakmak zorunda kalırız. EMDR terapisi dünyaya çarpıtılmış şekilde bakmanızı önleyecektir.
Psikoterapist ve psikiyatrist olarak EMDR terapisinde öncelikle belli bir sorunun temelini teşkil eden en eski işlenmemiş anıyı bulmak isteriz. EMDR yönteminde işlenmemiş en eski anı “mihenk taşı anı” olarak isimlendirilir. İşlenmemiş mihenk taşı anı tetiklendiğinde üzücü çocukluk algıları ortaya çıkar.
Tüm psikoterapi yöntemlerinde olduğu gibi, EMDR terapisine başlarken de hastanın rahatsız olduğu koşullar öncelikle belirlenir. Sorun bazen bilgilendirme ya da sorunun çözümü için yapılması gereken adımları saptamakla kolayca halledilir. İşin içinde işlenmemiş bir anı olduğunda ise sorunun çözümü zorlaşır. Öncelikle işlenmemiş anıyı fark etmek gerekir. Çünkü o anının depolanma süreci, psikoterapideki öğrenme ve yapılması gerekli düşünce/yaşam değişikliğini engelleyecektir.
Örneğin, iş yerindeki en küçük beceriksizliği affetmeyen, en küçük bir disiplinsizliği hoş görmeyen ve öfke kontrolünü sağlayamayan bir patron, profesyoneller işlerini doğru yapmalı, ben yapıyorsam onlar da yapmalı gibi mantıklı gerekçeler ile sürse de, vakanın altında askerde nöbet sırasında uyuyan arkadaşı nedeniyle teröristlerin karakola sızması ve birkaç askerin ölümüne sebep olması ya da okulda ikili ödev çalışmaları sırasında arkadaşının kendine düşen ödevi yapmayarak kendisinin de zayıf not almasına neden olması gibi işlenmemiş anılar olabilir. Bu anılar soğutulmadığı sürece yapılacak terapi etkisiz olacaktır. EMDR ile işlenmemiş anıları soğutmak ve psikolojik sorunu çözmek mümkündür.
EMDR terapisinde mihenk taşı anıyı yakalamak için nefes değiştirme teknikleri ve güvenli/dingin yer tekniği ile hastanın gevşemesi ve duygularına odaklanması sağlanır. Danışanın en son rahatsız edici olayı hatırlaması ve olumsuz tepkileri hazırlayan çocukluktaki olayla eşleştirmesi tedavinin ana unsurudur. Burada temel sorun çocuklukta yaşanan olayın doğrudan kendisi değil, yarattığı olumsuz bilişlerdir.
Annenizin ya da öğretmeninizin sizi sevmemesi, babanızın sizinle ilgilenmemesi elbette can acıtıcı, travmatik olaylardır fakat önemli olan o sırada sizin hissettiklerinizdir. Annem beni hiç sevmedi diyebilirsiniz ama, “annem beni sevmedi, çünkü ben değerli değilim” diyorsanız bu olumsuz bir biliştir. Hiç bir zaman çok sevilen, öne çıkan, sempatik bir öğrenci olmadım diyebilirsiniz fakat, “ben cana yakın değilim, yeterince zeki değilim, aptalın biriyim” diyorsanız bu olumsuz bir biliştir ve ruhsal dengeyi bozacaktır.
Bir tecavüz ya da taciz kurbanı olarak o sırada savunmasız ve güvende değildim demeniz doğaldır. Fakat bu sizde “tehlikedeyim”, “güvende değilim”, “kötü şeyleri hak ediyorum” duyguları uyandırıyorsa, bunlar olumsuz bilişlerdir ve ruhsal sorunlara yol açacaktır. Tüm bu olumsuz bilişleri EMDR ile yok etmek mümkündür.
Olumsuz bilişler genellikle sorumluluk, güven eksikliği ve kontrol eksikliği /güç eksikliği sınıflarına ayrılır.
“Sevgiyi hak etmiyorum”, “Kötü bir insanım”, “Çirkinim”, “Yeterince iyi değilim”, “Utanılacak biriyim”, “Önemsizim” gibi bilişleri sorumluluğa ve hatalı olmaya dayalı örnekler olarak gösterebiliriz.
“Hiç kimseye güvenemem”, “Güvende değilim”, “Tehlikedeyim”, “Duygularımı belli edersem kullanılırım” gibi bilişler ise güven eksikliğine dayalıdır.
“Çaresizim”, “Çıkarlarımı koruyamam”, “Başaramam”, “Mükemmel olmalıyım”, “İstediğimi elde edemem” gibi bilişler ise kontrol /güç eksikliği göstergesi olumsuz bilişlerdir.
EMDR terapisi ile işlenmemiş sıcak anıların soğutulması sağlanarak, olumsuz bilişlerden kurtulur, huzur ve mutluluğu yakalayabilirsiniz.
EMDR ile anılarınızı ve beynin bilgi işleme sistemini doğru yörüngeye oturtabilirsiniz. Hızlı ve etkili bir psikoterapi yöntemi olan EMDR önünüzü açacaktır.
Biz de, Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi Merkezi olarak, pratik ve etkili bir terapi yöntemi olan EMDR’ yi, işlenmemiş sıcak anılarınızın işlenerek soğutulmasında ve olumsuz bilişlerinizin olumluya çevrilmesinde sıklıkla tercih ediyor ve öneriyoruz.Klinik psikiyatri uygulamalarında hızlı bir psikoterapi yöntemi olan Emdr, psikiyatrist ve psikoterapistlere büyük kolaylık sağlamaktadır.
EMDR terapisi ile sorunlara bakış açınızı değiştirir, at gözlüklerinizi çıkarır, hayata bambaşka bir gözle bakabilirsiniz.
EMDR Antalya, Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi Merkezi.
EMDR Terapisi Antalya, Antalya 05/2014.
Psikiyatri Uzmanı Filiz Uluhan.